Ders NotlarıManşet

Alman Fransız Düşmanlığı (Savaş’a Gidiş)

Alman – Fransız Düşmanlığı

Savaşa Gidiş – Alman – Fransız Düşmanlığı

Alman ulusal birliğinin kurulduğu 1871 ile 1. Dünya Savaşı’nın çıktığı 1914 tarihleri arasında Avrupa tarihinin hiç değişmeyen ögesi, hiç şüphesiz ki Almanya ile Fransa arasındaki düşmanlıktır.

Fransa’nın kin duygularının üzerinden zaman geçince, bu devletin asıl amacı 1871 öncesi yalnızlığından kurtulmak ve böylece Almanya’ya karşı zayıf kalmamak olmuştur.

Almanya’nın Stratejik Zayıflığı

Fransa’nın, Almanya’nın diplomatik girişimlerinden duyduğu kuşku, 1871 yenilgisidir. Almanya’nın Fransa’dan duyduğu kuşku ise stratejisinin zayıf olmasıdır.

Yeni Alman devletinin varlığının istikrarlı ve sağlam bir diplomatik ve stratejik temeli yoktu. Modern ve güçlü Almanya, üç savaş sonucunda aniden ve güçlü bir şekilde kurulmuştu. Ancak coğrafi bakımdan Avrupa’nın saldırıya en açık devletiydi.

İngiltere, bir ada devleti olduğundan güvenliği Avrupa Kıtası’nın adaya en yakın bölgelerinin (Belçika ile Hollanda) emin ellerde bulunmasına bağlıydı. Dış politikasının temeli de adaya en yakın kıta içinde güç dengesinin sağlanmasıydı. Ancak ileride Belçika ile Hollanda’nın işgali onun 1. Dünya Savaşı’na girmesinde önemli neden olmuştur.

Japonya’da da durum aynıdır. Ada devleti olan Japonya, adaya en yakın kıtada güç dengesini kollamış. Ayrıca kıtanın adaya en yakın bölgelerinin emin ellerde bulunmasına çalışmıştır.

Fransa, bir kıyı devleti olarak Alsace-Lorraine ve Ren Akarsuyu köprülerine sahip olduğu sürece güvenli sayılırdı. Ancak Alsace-Lorraine, Almanya’nın eline geçmişti. 1. dünya Savaşı’nın en kanlı savaşları bu bölgede verilmiştir.

İtalya bir yarımada devleti olarak güvenliği açısından fazla bir endişe duymamaktadır. Kıta’nın yarımadaya en yakın kıyı bölgesinin yani Dalmaçya kıyılarının kendi elinde bulunduğu veya düşman elinde bulunmadığı durumlarda güvenliğini tehdit altında görmüyordu. Dalmaçya kıyılarının Avusturya’nın elinde bulunmasından dolayı iki devlet arasında potansiyel çatışma olmuştur.

Ayrıca Rusya bir kıta devleti olarak, saldırı karşısında geri çekilebileceği geniş toprak parçalarına sahipti. Bu bakımdan tüm devletler arasında stratejik açıdan en avantajlı durumdaydı.

Bu durumda Avrupa’nın saldırıya en açık olan büyük devleti elbette ki hemen hemen hiçbir yanında doğal engellerin bulunmadığı ve doğu ile batısına iki güçlü devletin (Rusya ile Fransa) yerleştiği Almanya idi.

Alman – Fransız Düşmanlığı isimli makaleyi okuduğunuz için teşekkürler.

Aşağıdaki yazılara da göz atabilirsiniz

Bismark Antlaşmalar Sistemi ve Üçlü İttifak – Fikrimo

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu