ManşetTarih

Nazım Hikmet Ran Kimdir? Yaşamı ve Eserleri

Nazım Hikmet Ran Kimdir?

Nazim Hikmet Ran; Şair, roman, oyun ve anı yazarı olmasının yanında romantik komünist ve romantik devrimci olarak da tanımlanmaktadır. Siyasi düşünceleri nedeniyle hayatının bazı dönemlerinde tutuklanmak durumunda kalmıştır.

Yasaklı olduğu dönemlerde Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er takma adlarını kullanmıştır. Türkiye’de serbest nazım şeklinin ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerinden birisidir.  Ayrıca uluslararası popülariteye ulaşarak tüm dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmiştir. Yaşamının büyük bölümünü hapiste veya sürgünde geçirmek zorunda kalmıştır. Bütün bunlar onu yıldırmamış yazdığı şiirler 50’den fazla dile çevrilmiştir.

Türk edebiyatının önde gelen isimlerinden olan Nazım Hikmet Ran, 20 Kasım 1901 yılında Selanik’te dünyaya geldi. Doğum tarihi nüfusa 1902 olarak kaydedilen şairin asıl adı Mehmet Nazım’dır. Edebiyat tarihinde ise “Nazım Hikmet” adıyla tanınmaktadır. Ran soy ismini ise sonradan almıştır.

Nazım Hikmet Gençlik Yılları

Dedesi Nazım Paşa’nın etkisinde kalarak şiirler yazmaya başlayan usta sanatçı, yaşamının ilk yıllarını ve şiire başlama hikayesini şöyle anlatmıştır:

“Ben 1902 yılının ocak ayında Selanik’te doğdum. Dedem valiydi, şiirle ilgilenmeyi severdi. Annem ressamdı ve kendini çok iyi geliştirmişti birkaç yabancı dil bilirdi. Babam ise önce elçilik, daha sonra üst düzey memurluk yaptı. Bir yangını anlatan ilk şiirimi 13 yaşındayken yazmıştım. Ailem benim harika bir çocuk olduğuma karar vermiş ve şiir yazmamı telkin etmeye başlamıştı. Sonrasında 15 yaşında deniz subayı olmam için bahriye okuluna verdiler beni. Okuduğum sınıf ikiye ayrılmıştı. Bir kısmı sporla diğer kısmı ise şiirle ilgileniyordu. Ben şairler tarafına düştüm.

Okulda bize tarih ve edebiyat derslerini ünlü Türk şairi Yahya Kemal veriyordu. Kedimi anlatan bir şiir yazmıştım. Yahya Kemal, şiirimi okuduktan sonra kedimi getirmemi söyledi. Tüyleri dökülmüş, çelimsiz bir kediydi. Yahya Kemal o zaman bana ‘Bu kadar allayıp pullayabildiğine göre, senden kesin şair olur’ demişti. 16 yaşındayken Yeni Mecmua’da ‘Hala Servilerde Ağlıyorlar mı’ adlı şiirim yayınlandı. Bu şiir herkes tarafından çok beğenilmişti. 17 yaşındayken ise artık yazdıklarım ciddi ciddi basılmaya başlamıştı”.

Alemdar gazetesinin 1920 yılında düzenlediği yarışmada Nazım Hikmet Ran birincilik ödülünü kazandı. İlke şair dönemlerinde ismi “hececi” şairlerle anıldı. İstanbul’un işgal altında olduğu günlerde vatan sevgisini anlattığı coşkulu direniş şiirlerini kaleme aldı.

Milli mücadele’ye katılmak için 1921 yılında Faruk Nafiz, Yusuf Ziya ve Vala Nurettin ile beraber Sirkeci’den kalkan Yeni Dünya Vapuru’na gizlice binerek Anadolu’ya geçiş yaptılar. Bolu’da bir süre öğretmenlik yaptı, sonrasında Batum üzerinden Moskova’ya geçerek Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi’nde iktisat ve siyasal bilimler eğitimi aldı. Rusça bir şiirden etkilenen şair, serbest şiire ilgi durmaya başladı.

Serbest Şiir Ölçüsüne Geçtiği Dönem

Nazım Hikmet, serbest ölçüde Türk şiirinin ilk örneklerini verirken, bir makalesinde şunları yazmıştı:

“Kafiyeli, vezinli şiir yazılmaz diyenler ile kafiyesiz, vezinsiz şiir yazılmaz diyenler dar kafalıdır. Şiir öyle de yazılır, böyle de. Ben artık bütün şekillerden yararlanıyorum. Halk edebiyatı vezninde de yazıyorum, kafiyeli de. Tersini de yapıyorum. En sade konuşma diliyle kafiyesiz, vezinsiz şiirler de yazıyorum. Sevdadan, barıştan, inkılaptan, hayattan, ölümden, sevinçten, kederden, umuttan ve umutsuzluktan da söz ediyorum. İnsana has her özelliğin, şiirime de has olmasını istiyorum. İstiyorum ki okuyucum bende bütün duygularının ifadesini bulabilsin”.

Nazım Hikmet Hapis ve Sürgün Hayatı

1924 yılında tekrar Türkiye’ye dönen şair, Aydınlık dergisinde kaleme aldığı yazı ve şiirlerinden dolayı 15 yıllık hapis cezası aldı. Bu kararın ardından tekrar Moskova’ya dönen şair, 1928 yılında çıkan Af kanunundan yararlanarak ülkeye geri döndü.

Tekrardan 1938 yılında 28 sene hapis cezasına çarptırılan şair, 12 sene tutuklu kaldı. Barışseverler Cemiyeti’nin kuruluşunda yer alarak 1950 yılında yeniden Sovyetler Birliği’ne gitti.

Ayrıca Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyesi olan ve farklı farklı 11 davadan yargılanan Nazım Hikmet, 1951 yılında Bakanlar kurulu kararıyla Türk vatandaşlığından çıkarılmıştır. Bundan sonraki yıllarını ise Moskova, Sofya ve Varşova’da geçirdi.

3 Haziran 1963 yılında geçirdiği kalp krizi sonucu hayata gözlerini yuman sanatçı, Moskova’da toprağa verilmiştir.

Sonrasında ise 5 Ocak 2009 yılında Bakanlar kurulu kararıyla yeniden Türk vatandaşlığına kabul edilmiştir.

Nazım Hikmet Ran Eserleri

Oyun yazarı olarak da tanınan Nazım Hikmet’in aralarında “Kafatası”, “Bir Ölü Evi” ve “Ferhat İle Şirin”in de bulunduğu 22 tiyatro eseri, Türkiye’nin yanı sıra Rusya, Almanya, Macaristan, Polonya ve Çekoslovakya gibi ülkelerde sahnelenmektedir.

Türkiye’de serbest nazımın ilk uygulayıcısı olan Nazım Hikmet’in şiirleri, Ahmet Kaya, Ruhi Su, Fuat Saka, Edip Akbayram, Fikret Kızılok, Cem Karaca, Zülfü Livaneli ve Yunan besteci Manos Loizos gibi birçok sanatçı ve müzik grubu tarafından seslendirilmiştir.

Beyaz perdeye aktarılan Nazım Hikmet’in Bursa cezaevinde kaldığı yılları anlatan “Mavi Gözlü Dev” adlı film 2007 yılında vizyona girdi. Buket İlhan’ın yönettiği filmde Nazım Hikmet rolünü Yetkin Dikinciler canlandırmıştı.

Ayrıca UNESCO tarafından ilan edilen “2002 Nazım Hikmet Yılı” kapsamında, besteci Suat Özönder’in “Şarkılarda Nazım Hikmet” adlı albümü, Kültür ve Turizm Bakanlığının da katkılarıyla yayımlanmıştır.

Nazım Hikmet Ran, her doğum gününde, Türkiye’den ayrıldığı son kara parçası olan Tarabya’da düzenlenen “Nazım’a Karanfiller” isimli etkinlik ile anılıyor, ayrıca şairi ele alan çeşitli faaliyetler de gerçekleştiriliyor.

ŞİİRLERİ:

  • 835 Satır (1929)
  • Jokond ile Sİ-YA-U (1929)
  • Varan 3 (1930)
  • 1+1=1 (1930)
  • Sesini Kaybeden Şehir (1931)
  • Benerci Kendini Niçin Öldürdü (1932)
  • Gece Gelen Telgraf (1932)
  • Portreler (1935)
  • Taranta-Babu’ya Mektuplar (1935)
  • Simavne Kadısı Oğlu şeyh Bedreddin Destanı (1936)
  •  

TİYATRO ESERLERİ

  • Kafatası (1932)
  • Bir Ölü Evi (1932)
  • Unutulan Adam (1935)

DİĞER ESERLERİ

  • Şeyh Bedreddin Destanına Zeyl, Milli Gurur (1936)
  • İt Ürür Kervan Yürür (Orhan Selim adıyla fıkralar, 1936)
  • Alman Faşizmi ve Irkçılığı (inceleme, 1936)
  • Sovyet Demokrasisi (inceleme, 1936)

Ve son olarak Nazım Hikmet Ran Kimdir isimli yazımızı okuduğunuz için teşekkür ederiz.

Ayrıca aşağıdaki yazılara da göz atabilirsiniz.

Yunus Emre Kimdir ve Eserleri Nelerdir? – Fikrimo

Ayasofya Tarihi ve Önemi (Müze ve Cami Dönemleri) – Fikrimo

Nazım Hikmet Ran Kimdir? Yaşamı ve Eserleri – Fikrimo

Tolstoy’un Bisikletinin İlham Veren Rolü Tolstoy’un Bisikleti – Fikrimo

İstiklal Marşı’nın Önemi, Kabulü ve Sözleri

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu